John Steinbeck, Prusya asıllı bir baba ve İrlanda göçmeni bir annenin çocuğu olarak 1902 yılında Kalifornia eyaletinin Salinas kentinde dünyaya gelmiştir. Steinbeck yazarlık kariyerinden önce değişik işlerde çalışmıştır. Bunların çoğu bedensel güce dayalı, ağır işlerdir. Bu sebeple kitaplarında Amerikanın 1900’lü yılların başlarındaki çiftçi ve işçi statülerini konu edinmiş, proleterlerin hayatlarının zorluklarından bahsetmiştir. Eserlerinde son derece realist bir dil kullanmış ve bu sebeple yazdıkları çok kısa sürede üne kavuşmuştur.
John Steinbeck İnci kitabını bir Meksika hikayesinden esinlenerek kaleme almıştır. Kitapta insanların birbirlerine karşı olan düşüncelerinin içinde bulunulan koşullara eş değer olarak nasıl değişime uğradığı, dost düşman kavramlarının nasıl bir anda değişebildiği ustaca anlatılmaktadır. John Steinbeck İnci özetini temel hatlarıyla ele alalım.
John Steinbeck İnci Özet
Meksika’nın kıyı kasabalarının birinde Kino isimli bir aile reisi yaşamaktadır. Kino’nun yaşadığı mahalle kasabanın yoksullarının olduğu bölgededir. Buradaki evler, taştan ya da kerpiçten değil örme sazlardan yapılmıştır. Bu mahallede yaşayanlar geçimlerini inci toplayıcılığı yaparak sağlamaktadır.
Kino’nun Juana isimli bir eşi ve Coyotito isimli küçük bir bebeği vardır. Bir sabah Coyotito’yu akrep sokar. Kino ve Juana bebeği alarak doktorun konağına varırlar. Bebeği tedavi etmesi karşılığında doktora elindeki incileri teklif eder Kino. Ancak incilerin pek değeri olmadığı için doktor bebeği tedavi etmez. Bu arada Juana akrebin soktuğu yerdeki kanı emerek tükürür ve zehrin bir kısmını dışarı atmayı başarır. Doktorun kapısından eli boş dönen Juana ve Kino sahile inerler. Kino deniz yosunlarını alır ve akrebin soktuğu yere bastırır. Bir müddet sonra bebek kendine gelmeye başlar.
Bu arada Kino inci bulmak için suya dalar ve topladığı istiridyelerle geri döner. İstiridyelerin birinin içinden o güne kadar görülmemiş büyüklükte bir inci çıkar. Bir anda kasabadaki bütün gözler Kino’nun üzerine çevrilir. Kino şaşkındır. İncisini satıp kazanacağı parayla neler yapacağının hayallerini kurmaktadır. Ancak kasabalıların kıskanç bakışları Juana’yı ürkütmektedir.
Kino ertesi sabah inciyi satmak için, inci alıcılarının yazıhanesine gider. Ancak aralarında anlaşmış olan tüccarlar incinin göründüğü gibi değerli olmadığını, en fazla bin pezo edeceğini söylerler. Kino durumun farkındadır. İnciyi satmaktan vazgeçer. Götürüp kentte satacağını söyler ve evine döner.
O gece Kino’nun evine inciyi çalmak isteyen hırsızlar gelir ve onları fark eden Kino ile hırsızlar arasında ölümcül bir kavga çıkar. Karanlıkta çıkan kavgada Kino hırsızlardan birini öldürür. Yakalanmaktan ve hapse atılmaktan korkan Kino, eşi Juana ve bebeği Coyotito’yu da yanına alarak gizlice kasabadan ayrılır. Uzun uzun yürürler. Bir müddet sonra dinlenmek için bir yerde durular. Kino iz sürücülerin peşlerine takıldığını fark eder. Yolunu kayalık dağlara doğru çevirir. İz sürücüler bunu fark ederler. Kino Juana ve Coyotito’yu bir kaya kovuğuna saklayarak izcileri öldürmek için gizlice onlara doğru yaklaşır.
Bu sırada izciler Coyotito’nun ağlama sesini duyarlar ve o tarafa doğru ateş ederler. Kino bıçağını çıkararak derhal saldırıya geçer ve izcilerin üçünü de öldürür. Ancak izci ateş ettiğinde kurşun bebek Coyotito’ya isabet etmiştir. Kino ve Juana kaçmaktan vazgeçip tekrar kasabaya dönerler. Yanlarında minik Coyotito’nun cansız bedeni de vardır. Tüm kasabalı merakla izlemektedir onları. Kino yanında Juana olduğu halde doğruca sahile gider ve biricik inciyi denize fırlatır. İnci denizin dibini boylar ve bir yengecin kaldırdığı kum bulutunun altında kaybolur gider.
John Steinbeck İnci kitabının kısaca özeti bu şekildedir. Bu kitap aynı zamanda Milli Eğitim Bakanlığı’nın yüz temel eser kategorisinde yer alan eserlerden biridir.
Umarım özetimiz bilgilendirici nitelikte olmuştur. İyi okumalar…
Cok etkiliyici bir kitap gibi görünüyor hemen alacağım ?
10 numara 5 yıldız