gabriel-garcia-marquez-kirmizi-pazartesi
Kitap Özeti - Edebiyat

Gabriel Garcia Marquez – Kırmızı Pazartesi – Özet – Konusu

Gabriel Garcia Marquez; 1928 yılında Kolombiya’da dünyaya gelmiştir. Uzun yıllar boyunca gazetecilik mesleğiyle uğraşmıştır. Bu esnada öykü yazmaya da başlamıştır. 1982 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görülmüştür. Ünlü yazarın en çok bilinen romanı Yüz Yıllık Yalnızlık’tır.

Kırmızı Pazartesi Özet ve Konusu

Gabriel Garcia Marquez’in Kırmızı Pazartesi adlı romanı bir namus cinayetini konu edinmektedir. Romanı ilginç kılan yönlerden birisi ise bu cinayetin işleneceğinin kitabın ilk cümlesinde dile getirilmesidir. Ancak bu durum, kitabın akıcılığı ve sürükleyiciliğinden hiçbir şey eksiltmiyor. Romanın baş kahramanı Santiago Nasar, aslından işlemediği bir suç yüzünden kendisini savunmaya ya da ifade vermeye dahi fırsat bırakılmadan katlediliyor. Bu cinayetin işleneceğini kasabadaki herkes biliyor ancak kimse cinayete engel olmuyor.

Olay, bir kasabada meydana gelmektedir. Kasabada yaşayanlar arasında Arap kökenli olanlar da vardır. Bunlardan birisi de İbrahim Nasar’ın oğlu Santiago Nasar’dır. Santiago Nasar yakışıklı görünüşü ve atılgan davranışlarıyla dikkat çeken bir delikanlıdır. Kasabada dostları olduğu gibi onu sevmeyen insanlar da vardır.

Bir gün kasabaya Bayardo San Roman adında bir yabancı gelir. Oldukça zengin olan Bayardo San Roman kasabadaki en güzel evlerden birini satın alır ve oraya yerleşir. Kasabanın en güzel kızlarından olan Angela Vicario ile evlenmek ister. Angela’nın ailesi bunu kabul eder. Düğün günü belirlenir.

Bayardo San Roman ile Angela Vicario son derece gösterişli bir düğün yaparak evlenirler. Düğün sona erdikten sonra henüz iki üç saat geçmiştir ki; San Roman yanında Angela ile birlikte Vicarioların evine gelir ve Angela Vicario’nun bakire olmadığını, onunla evlenmekten vazgeçtiğini söyler. Bu durum Vicario ailesi için kabul edilemez bir durumdur. Angela’ya namusunu kimin kirlettiğini sorarlar. Angela; Santiago Nasar der. Artık Vicario ailesi için namuslarını temizlemek adına yapacakları tek şey vardır: Santiago Nasar’ı öldürmek.

Cinayeti işleyecek olanlar Angela Vicario’nun Pedro ve Pablo isimli ikiz abileridir. Usta birer kasap olan Pedro ve Pablo kardeşler, tabancaları olmadığı için Santiago Nasar’ı bıçakla öldürmeye karar verirler. Bir yandan da cinayeti işleyip işlememe konusunda tam olarak emin değildirler. Belki birileri durumu Santiago Nasar’a bildirir de Nasar kasabayı terk eder, böylece cinayete gerek kalmaz umuduyla gittikleri her yerde onu öldüreceklerini dile getirirler. Ancak kimse Santiago Nasar için harekete geçmez. Nasar’ın yakın arkadaşı Cristo Bedoya’ durumu öğrendiğinde artık çok geç olmuştu.

Pablo ve Pedro Vicaro kardeşler, Santiago Nasar’ı evinin karşısında Clotilde Armenta’nın dükkanında beklemeye başlamışlardı. Clotilde Armenta cinayeti işlemek için birkaç kişiden yardım istemiş ancak başarısız olmuştu. O gün kasabaya pikopos gelecekti ve kasaba halkı piskoposu karşılamak için limana akın etmişti. Bunların arasında Santiago Nasar’da vardı. Piskopos gemiden inmeden yoluna devam edince kalabalık geri dağılmaya başlamıştı. Bu esnada Santiago Nasar tam evine girmek üzere iken Vicario kardeşler onu yakalamış ve bıçak darbeleriyle ölümcül şekilde yaralamışlardı. Santiago Nasar yaralı halde odasına çıkmış ve kendini güç bela yatağına atarak orada son nefesini vermişti.

Mustafa Türklü
1990 Tokat doğumluyum. Aslen Kafkas kökenliyim. 2017 yılından itibaren; e-ticaret sektöründe çalışmaktayım. Okumayı ve blog yazmayı çok seviyorum.
https://www.betadalgasi.com